sonbaharda hafta sonu ankara çekilmiyorken* nereye kaçsak acaba derken hatunla gitmeye kararlaştırdığımız şehir. konak, karşıyaka, ikisi arası çalışan vapur, bostanlı'daki kumrucu şevki, hatta bulunduğu semti bilmesem de müthiş doğal yaşam parkı, hepsi harikaydı. ama bu şehirle ilgili anlamadığım birşey var, yanlış bilmiyorsam pasaport diye geçen bölge elit bir bölge. manzara güzel, mekanlar pahalı, herkes şıkır şıkır dolaşıyor, bir yanda da golden'larını* dolaştıran eşofmanlı insanlar. fakat beş dakika yürüme mesafesinde alsancak var, öyle bir yer ki alsancak kız arkadaşla sarılıp yürürken tip tip bakan insanları, ara sokaktan alsancak garı'na geçerken pencereden kafanıza mendil atan genelev kadınlarını, kordonda küfür kıyamet muhabbet eden ve bunu marifet sanan kızlı erkekli lise hatta belki de ortaokul çocuklarını, güzel iki kızın iki adım peşinden yürüyen ve sürekli laf atan beş kişilik abazan erkek gruplarını, hayatımda gördüğüm en yılışık seyyar satıcıları barındırıyor. belki seveni vardır bu alsancak'ın ama bir daha yolumun düşmesinden korkuyorum, yeminle. belki de bize kötü bir gün denk gelmiştir bilemiyorum ama medeniyetin beşiği olarak lanse edilen izmir'e gidip ilk gün bunları yaşamak bünyeye iyi gelmedi. şevki de olmasa ne yapardık bilmiyorum.
44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder