1 Mayıs 2012 Salı

Lg Bursa Servis

feysbuk'a bakıyordum da, 3-4 sene önce falan beraber oturduğumuz, bir iki defa sabahlamışlığımız olan eleman amerika'ya yerleşmiş, orada hatta akademisyen olarak çalışıyormuş falan filan. o dönemden kalan insanlara bakıyorum, hepsi dağılmış gitmişler bir yerlere. "ben ise..." formatlı acıklı cümleler kurasım var tabi şimdi. kendine acımayla alakalı heralde. ne yapalım, beklemek pek iyi gelmiyor. maillere dönsünler diye bekle, birisine mesaj at o cevap versin diye bekle saatlerce, birisi online olsun diye bekle, bekle allah bekle. yeni başlangıç gazına tutunmak da zor oluyor tabi. o yüzden böyle anılara falan takılıyor kafa. vay be etrafımdaki herkes neler yapıyor da bi tek ben dibe vurdum iyice falan deyu. şeyi fark etmek daha beter ama, böyle bi neler kaybettim bataklığına düşüp de devamlı ah vah diye dönüp durduğunu görmek "ne boş işler bunlar ya" dedirtiyor. yapacak işlerim de var ha, yapmam gereken yani. onları da yapamıyorum, paralize olmuş garip bi durum bu. sadece bazı kanallarım açık, onun dışında sistem tamamen kapanmış durumda. süpriz bir şeyler olsun ne bilim, bi gelişmeler olsun bi aksiyon olsun. ne bilim yarın kalkınca mail kutumda 10 tane kabul maili olsun, güzel bi kız "slm mrb bi kahve içelim mi" mesajı atmış olsun, şarkıları yolladığım eleman "aha kaydettim ben şarkıları buyur" desin, bi yerden hediye les paul kazanmış olayım, kedim konuşmayı öğrenmiş olsun, radyasyon yemiş bi örümcek ısırsın, ne bilim bi şeyler olsun işte. hadi lan.

Lg Bursa Servis

44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder