ilk etapta aklıma gelen şu gelir kaynaklarının olduğu kluptür ; fenerium, fenerbahçe taraftar kartları, birçok klubün toplam stad kapasitesinden fazla pahalı kombine satışları (30 bin), loca satışları, fenercell, çeşitli gayrimenkul gelirleri, yayın hakları ve tabiiki maç gelirleri... bu yazdıklarımın hepsi alanında öncü ve başarılı projeler ve bir şirket için bu kadar başarılı proje ile her yıl şirketin bütçesini katlayarak arttıran bir ceo varsa, kusura bakmayın ama kendisi başarılıdır. hadi bu iş normal şirketten farklı diyelim, spor bu, orada somut başarı lazım diyelim... e bakın bakalım son yıllarda spor
dallarında (sadece futbol değil lütfen) türkiye'nin en başarılı kluplerinden biri değil midir fenerbahçe? hatta birincisi... evet avrupa'da kupa alamadı, şl de çeyrek finalden öteye gidemedi... eee? bu ülkeye 10 sene önce gelmiş bir uefa kupasından başka bir kupa var mı ülke tarihinde, ki sanki her sene herkes 1 kupa getiriyor da fenerbahçe eksik kalmış... ayrıca yine galatasarayın başarılarından sonraki en yakın en büyük başarı yine fenerbahçenin ve bu yönetimin değil mi? dahası para kazandı ama kupa alamadı diye bir suçlama nasıl bir suçmaladır? yani hiç para kazanamasaydı iyiydi ama, terbiyesiz zengin yapmış klubü, ama kupa alamamış, bak sen... tabii ki asıl amaç para kazanmak ama o kazanılanlan para ile başarı elde etmektir. ama bu başarıyı (orası da göreceli, neye göre başarılı, neye göre başarısız, ben şahsen 15 sene önceki fenerbahçeden daha iyi durumda görüyorum kendi takımımı... ya neyse...) sağlayamıyorsun diye, para kazandırdığın için başarısız sayılmazsın... sonuçta başarı sporcuların ve teknik heyetindir, klup başkanının görevi ise öncelikle mali yapıyı oluşturmak, sonrasında teknik heyeti seçmektir. buradan bakınca aziz yıldırım ve yönetimleri bana gayet başarılı gözüküyor. evet aziz yıldırım da birçok hata yaptı, özellikle teknik direktör seçimlerinde, ve kadro kurmakta.. ama sanırım en yakın rakiplerinden fazla değil bu hatalar...
44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder