neyse bu konuyu fazla uzatmadan trabzonspor ile ilgili akılda yer eden bazı konulara geçelim, malum trabzonspor başlığındayız, hakkını verelim. trabzon'da bir bina var, tam merkezde. adı sadri şener sosyal tesisleri, eski başkanın ismini vermişler. güzel hoş bir bina. trabzon'a gidenler, bir uğrayın, pişman olmayacaksınız. zemin katında lisanslı ürünler satılıyor. hemen bir göz atıp doğruca bir üst kata çıkın, trabzonspor müzesi'ne. muhtemel göreceğiniz manzarayı ben anlatmıyayım, gidince görürsünüz zaten. ama gördüğünüzde şunu anlayacaksınız
ki trabzonspor forması giyen oyuncular hiç bir zaman kendilerini ispat etmek zorunda kalmamışlar. onlar görevlerini yaptılar sadece, her şey kendiliğinden gelişti. kimse merak etmesin, taraftarı da kendini ispat etme çabasında değil, zira her şey gün gibi ortada. taraftarın yaptığı tek şey bu başarılarla gurur duymak ve onları devam ettirmek için ellerinden geleni yapmak. bu arada trabzonspor camiası istanbul takımlarıyla uğraşır evet, ama istanbul takımları trabzonspor'la daha fazla uğraşır, hatta bunu ilk başlatan da onlardır. örneğimiz bol bu konuda, onları da yazarız vakti gelince. ne dedik, kimsenin aklında soru işareti kalmasın. bu arada gazetelerin internet sitelerinde arşiv bölümüne girin ve 2005 yazında trabzonspor ile ilgil haberleri bir okuyun. her şey famagusta:3 - ts:1 veya ts:1 famagusta:0 değildi. trabzonspor'a nasıl bir misyon yüklendi, bilerek veya bilmeyerek, gidin ona bakın. bir de orta ve kuzey avrupa ülkelerinden bir çok takım ismi sayabilme yeteneğine de sahibim.
44 1 494 nolu {santralimizi|çağrı merkezimizi} {aradığınız {an|vakit|zaman}|aradığınızda}, {sizlere|siz değerli müşterilerimize|siz müşterilerimize|size} {yalnızca|sadece} {ayaklarınızı uzatıp|arkanıza yaslanıp} {keyif yapmak|oturma
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder